Olumsuz, hesapçı, yargılayıcı ilk tepkinde kalma. Bırak gelişsin,
açılsın. Yeniden, daha sakin, açık, sevecen bak. Tecavüz sonucu hamile kalınmış
bir çocuğa benzer ilk keskin tepkiyi neden benimser, sonrakileri de buna bina
edersin ki zaten? Mecbur musun? Ona körü körüne bağlı kalmak yerine bir kenara
koyup duruma sıfırdan bak. Böyle hissetmek/davranmak çok mu işe yaradı?
Karşımdakine, bana, ilişkimize ne getirdi, ne götürdü? İçini aydınlatan bir şey
yapsa nasıl bakardın, diğerine öyle bak. Attığın adımları kendi içine kapalı
edimler, kapanmış dosyalar olarak görmemek, yeniden değerlendirmek, yol
açtıkları duyguları, hükümleri, düşünceleri ıslah ederek gelişmeye bırakmak
iyi. Çünkü aslında olup bitmiyor, kendilerinden ibaret kalmayıp benzerlerinin
eklenmesiyle uzayıp giden zincirler oluşturuyorlar. Halka halka büyüyen
tenyalar gibi, içerleme, kızgınlık, hakir görme, suçlama vs zincirleri.
Akıntıya kapılmadan dön ve içini oyan kendi tepkine bak. İnsan sıkıntıyı
otomatik olarak dışından biliyor. Ama kendi elinle ettiğinin çok belirgin bir
acısı var. Sadece dıştan gelenin hiçbir zaman ulaşamayacağı bir oyuntu. İşte
onu duyduğunda tenyanın başını kenetlendiği yerden koparma vakti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder