22 Temmuz 2010 Perşembe

DAİRE



Elif Şafak TED konuşmasında daireden de söz ediyor.

Geleneksel bir kadın olan büyükannesinin çıban, siğil, yaralarla ona gelenleri bu kusurlar etrafına birer daire çizdiği gibi nasıl iyileştirdiğinden. Soran torununa kerametin okuduğu dualardan çok tam da daire içine almakta yattığını söyleyişinden. “Etrafı çevrilen kurur gider!”

Sonra da kendisinin içinde yer aldığı çok çeşitli dairelerin, çevrelerin farklılığıyla önce nasıl zorlanıp işleyişi bir kez anladığında bunları nasıl çok yönlü bir beslenmeye çevirdiğinden.

Daire, halka, çember, çevre..

Şu mükemmel biçim. Düzen ve korunma getiren, ruha konfor sunan.

Öyle tatlı ki bu rahatlık, rehavete dönüşmesi neredeyse kaçınılmaz. Oluşmuş bir dengeyi zorlamak, başka şeylere açmak insanın doğal eğilimi değil. Doğal eğilim, iyi gelene dört elle sarılmak.

Böylece tamamlanıp kapandığında halka sermayeden, kendi içindekileri yemeye başlıyor. Suyu değiştirilmeyen, toprağı farklılıklarla havalandırılmayan halka içi durağanlaşmaya, kabuk bağlamaya, kokuşmaya başlıyor. Öyle oldukça da etrafındaki sur kalınlaşıp yükseliyor. İçindekiler çıbanlaşıyor, derken kuruyup gidiyor.

Etrafı kusursuzca çevrilen, sonra da sadece onun içinden yaşanan her çevre için geçerli bu. İnsanın barındırdığı pek çok kişilik de dahil. Bunlardan baş rolü verdiğimizi döne döne pekiştirmek, duvarlarını belirginleştirmek değil mi çoğunlukla yaptığımız, yapmakla kalmayıp başkasından da beklediğimiz. Tutarlılık, öngörülürlük. Karşımıza çıkaracağı değişiklik, farklılık ancak nefsimizi okşayacaksa kabulümüz, değilse ilişkiyi tehlikeye sokacak bir irkilme uyandırıyor.

Hasılı daire hem iyileştirici hem tüketici.

Doğal dürtülerin tersine gidip başka dairelere de açılmayı, duvarları geçirgen kılıp içeriye farklı olanı alabilmeyi gerektiriyor.

Ne kadar büyük, etraflı, mükemmel çeperli olursa olsun, içte dışta tek bir dairede değil, irili ufaklı, orada burada pek çok dairede olmak, bunlara da yaşam hakkı vermek en güzeli.

Merkezden vazgeçmek.


http://www.ted.com/talks/elif_shafak_the_politics_of_fiction.html

2 yorum:

  1. O konuşmaya da bu yazı olur ancak.
    Bayıldım

    YanıtlaSil
  2. Bu güzel yazıya biraz karamsar yorum getirmek gerekseydi şöyle yazılabilirdi:
    Aslında herkes daraltmaya ya da genişletmeye çabaladığı çemberler içinde yaşamaya çalışıyor. Elif Şafak'ın dediği gibi belki de kuruyup gitmek için.. Aynı akrepleri intihara zorlayan ateş çemberleri gibi...

    YanıtlaSil