Maske imgeleri biriktirmeye salgının başlarında
bir gün Bodrum’a indiğimde başladım. Şehrin girişinde bir ışıkta beklerken
gözüm işyerlerinin önüne çıkmış iki adama takıldı. Maskelerini -biri sakalının
üzerine- indirmiş, omuz omuza sigara içiyorlardı. O zamandan beri de bu resim, koleksiyonumun en nadide parçalarından. Yasak, önlem, benimsenmesi ve ihlali
üzerine bin söze bedel.
Ekonomik gelişmişlik (dolayısıyla “demokrasi”) ile
toplumsal itiraz arasında nasıl bir ilişki var?
Biz itiraz etmiyoruz. Bundan böyle her ayın ilk
Salı günü 9-17 yaş arası kişiler saat 9 ile 18 arası sol başparmağını ağzından
çıkarmayacak! diye bir karar duyurulsa köşe yazarları dışında kimsede kayda
değer bir kıpırdanma olmaz. Bizim tavrımız taleplerimizi yönetime duyurmak,
dayatmak değil (arkamızda bunun nasılsa olamayacağına dair yüzlerce yıllık
öğrenilmiş bir çaresizlik var ne olsa), kuralların, yasakların etrafından
dolanmak, adamını, yolunu bularak orasından burasından delmek, delikleri
genişleterek birleştirmek, sonunda kumaşı dikiş tutmaz hale getirmek.
Bu örtülü çekişme hiç de gizli olmadığından
kurallar, yasa ve yasaklar da azami sertlik ve debdebe ile başlıyor ki
kaçınılmazca laçka edilmeden bir süre yürürlükte kalsın.
Yöneten ile yönetilen arasındaki ilişki pederşahi
bir baba ile pasif agresif ergenin ilişkisi. Ne baba bir eşitler ilişkisine
açılıyor ne de ergen bir türlü büyüyüp yetişkin olabiliyor.
Maske mi? Buyur, taktım işte. Sakalımın
üzerinde, onun da üstünde sigaram. Ne sağlığım ne senin kuralların, önce keyfim
gelir. Alışkanlıklarım, rahatım. (Maskeyi burnun altında takmayı pipiyi
dışarıda bırakacak şekilde don giymeye benzeten bir karikatür vardı.)
*
Maskenin nasıl beni değil, benden koruduğunu
anlayabilmiş değilim. Virüsün geçmek ve takılmak arasında nasıl bir ayrım
gözettiğini. Ama madem kural bu, kaçınmak için usulü delmek yerine akıntıdan uzak
duruyorum. Sabahın körü insansız yerlerde yürüyor, gündelik hayatımı maskeli
süreyi en azda tutacak şekilde düzenliyorum. (Düzenleyebiliyorum ki ne talih!)
İnsanı kendi sıcağına hapseden maske hele bu sıcakta işkence.
Toplu yaşama dair yatay ve dikey saygı, anlayış
ile asgari müştereğin olmadığı yerde yapılacak fazla bir şey yok.
Olabildiğince uzak durmak dışında.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder