5 Eylül 2024 Perşembe

BEYNİM ELİMDE

Kapalı ifadesi dikkatimi çekiyordu. 12-13 yaşlarında bir kız çocuğu. Dolmuştan (yabancı) şehrin dışlarında, olmadık bir yerde indi. Ben de peşinden. Diğer yanı boş arazi, sonu gelmez bir duvar boyu yürürken başımı eğdim ki avucumda beynim. Böylesi gerekiyormuş. İncelik gözetilmemiş düz, keskin bir bıçak hareketiyle yarıkürelerinden ikiye ayrılmış, açık havada kirlenen beyazıyla koyulaşan bir gri, sapı pembemsi. Bu halde işe yarayacak mı diyorum, sonra unutup yürümeye devam ediyorum.

4 Eylül 2024 Çarşamba

3 ŞİPŞAK

Sudan çıkarken gözüm takıldı. Ana kız yan yana oturmuş, gelip geçen balıklara bakıyordu. Kafaları aynı anda sağa sola gider gelirken ananın kısık gözleri alışık, yavruysa evrenin en büyük mucizesiyle karşılaşıvermiş gibi, gözleri tecrübesizliğin tazeliği, olanca etkilenme gücüyle ardına kadar açık. Su çizgisinin hemen berisindeydiler, deniz patilerini yaladı yalayacak. Yenir av değildim, ben gözlerinde hiçleşirken seyirlerini sürdürdü deniz kedisi ile kızı.

*

Bileyici, şezlongunu kabinlerin yanındaki dar şeride çekmiş, üzerine Romalı senatörler gibi uzanmış, cep telefonundan yüksek sesle alabildiğine alengirli bir yemek tarifi dinlemekteydi.

*

Benim vestiyer palmiyenin deniz tarafına döndüm, torbamı asacaktım ki gövdenin sarı tokyolarımı yerleştirdiğim, raf gibi uzanan dal çıkıntısında burun buruna geldik; yavru deniz kedisiyle. Bir Romalı senatör edası da ondaydı. Torbadan ilginç bir koku alamayınca hıh! der gibi başını çevirip yayıldığı yerden plajı gözlemeye devam etti.