“Deden,” dedi, “14 yaşında evin kalabalığından bunalmış.
Kış vakti, ayağında yarım yamalak pabuçlar, Torosları yürüyerek aşıp Hacı
Bektaş’taki amcasının yanına kaçmış. Dergaha vardığında o gitti, demişler.
Şimdi Merzifon’da. Kal, seni de derviş yapalım. Ve ahırlarda hizmetten
başlatmışlar. Bunu da sevmemiş. Bir kervana katılıp yola devam etmiş.
“Saman kağıt derler, kaba, mürekkebi dağıtan kağıttan
kalın bir deftere yolu, başına gelenleri hikaye etmiş. Adına da Serencam demiş. Uzun kış geceleri millet
toplanır, yazdıklarını okuturmuş. (Bu defter sonra kayboldu gitti.)”
Güldü. “Sen ona çekmişsin. Bunlar da senin Serencam'ın.”
Kaldığı yerden okumaya devam etti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder