12 Mart 2021 Cuma

UZAYDA

Saati kurup gözlerimi kapadım.

Meditasyon hiçbir şey yapmadan oturma terbiyesi. İnsanın otomatik eğilimlerine ters: Aklına bir şey mi geliverdi, fırla, gereğini yerine getir; o sırada esiveren başka bir şeyle bölünmeye, yarıda kalmasına aldırmadan bu sefer o yöne dön; burnunun ucu mu kaşındı, bir söz mü seni kışkırttı, rahatsızlıklarına hiç düşünmeden tepki ver. Bir o yana bir bu yana savrula çalkalana yaşa git.

Meditasyon otomatik pilotu devreden çıkarma terbiyesi. Aklından, içinden geçip duranların ipinde oynamaya ara verip müdahale etmeden, yargılamadan, en önemlisi, bu esintilere kapılıp gitmeden bir yol debriyaja basmak.

Bazen kolay bazen zor. Derin bir nefes bazen, bazen boğucu. Huzurlu, berrak. Bulanık, çalkantılı. Gürültülü ve sessiz. Bazen savaş bazen barış.

Amaç düzeltmek, iyileştirmek değil. Durmak, susmak, bildiğini sandıklarını araya sokmadan izlemek. Zihnin doğasını açık etmesine meydan vermek. Değişim tepeden inmez, anlamaktan gelirse ne âlâ.

*

Akış zamanları uzayda bağdaş kurmuş, yarı aralık gözlerle gökcisimlerinin yanımdan gelip geçişine tanıklık eder gibiyim.

Zihin göğünün cisimleri.

Burnumun direğini sızlatan bir anı parçası.

Alışveriş listesine eklenecek maddeler.

Kalbimi avucuna alıp limon gibi sıkan bir düşünce.

Tatlı bir hayal.

Onlarla bağım çözük, meditasyondayım.

Kimi çok güçlü, belli tepkiler uyandırıyor, ciddiye alıp kendimi kaptırmadıkça geçip gidiyorlar.

Düşüncelerin belirip kaybolmak için bana ihtiyaçları yok. Doğalarının özneden yoksun, hıçkırık, osuruk, öksürük gibi olduğunu böyle otura izleye idrak ediyorum. Bir sınıf dolusu gürültülü, hepsi dikkati kendine isteyen ilkokul öğrencisine benziyorlar. Kapılırsan gerçek biliyor, onlarla özdeşleşiyor, çatışmalarını yaşıyor, kavgalarını veriyorsun. Aralarında bölünüyor, çelişmelerinden bunalıyor, eziliyorsun.

Mesafenin geri geldiği, izleyicinin dinginliğine vardığın böyle zamanlarda uzayına bağdaş kurup gelen geçeni gelip geçmeye bırakmaktan özgürleştiricisi yok. Duru, dengedesin.

Ama meditasyon ne böyle anlara yapışmak ne de tersinden tırsmak terbiyesi aynı zamanda.

Mevlam neylerse güzel eyler ve eyvallah! diyen dervişleri akla getiriyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder