Kimse sana
anlayış, özen, ilgi, dikkat borçlu değil. Bunları kendine hak bilip
göremediğinde alınma, incinme, kabuğuna çekilme, kızma, yargılama, yüreğini
soğumaya, aklını katılaşmaya bırakma. Gördüğün bunlar olduğunda ne güzel de, sevin,
için ısınsın.
Kendine hak
bilmek ve doğruluğundan şüphe duymamak içini aside kesen iki zehir. Baş
gösterdikleri an yakıt borularını kopar at. Yangına körükle gitme.
Tepkilerinde
ölçütün doğruluk, hak değil, bunlarla kendine ne yaptığın olsun. Dur,
bedenindeki hislere kulak ver. Bir reflü saldırganlığında kabarmaktaysan “Vay!
Sen ha?! Bana ha?! Nasıl olur da!.” Girdabındasın demek. Yol yakınken yutkun,
dur ve çık transtan.
Dilini iğnelemeye,
alaycılığa, aşağılamaya sivriltme. Sivrilttiğin her ok dönüp seni vuruyor.
Batıcı değil yumuşak ol. Sertleşip katılaşmak yerine esnemeye bak.
Hazmı zor gelen
şeylere karşı asidini artırmak başta çözüm gibi görünmekle birlikte sonunda
delinip giden de kendi miden.
Hatırla.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder