4 Şubat 2024 Pazar

DİSİPLİN İRADENİN NESİ OLUR?

Çok disiplinli olduğumu (hafıza kaydıma geçen) ilk kez (50’lerimin sonuna doğru ve amcamdan) duyduğumda irkilmiştim. İnsanın kendine konduramadığı bir sıfatla irkildiği gibi. Oysa önceden belirlenen bir programın aksatmadan uygulanması olarak tanımlanırsa, evet, öyleyim. Disiplinli.

Beni aynı canlılıkla irkilten bitişik kavram, irade. Disiplinin gözü kendinden başkasına kapalı, kendine de alabildiğine ödünsüz, acımasız, saplantılı sopası!

Kaba-katı-zorba. Kendime konduramamakta haksız mıyım?!

Bu, (içe ya da dışa yönelik) iradenin dayatıcı, olumsuz yüzü. Onun ötesinde irade yaşamın belkemiği. Hayatı ayakta tutan. Olumlu-olumsuzdan çok daha fazlası.

Bir de çağrışımları var tabii. İstikrarın, kararlılığın, odaklanmanın pek para etmediği bir kültürel atmosferde erişilemiyorsa aşağı çekilerek denge sağlanan özellikler bunlar.

Salak mıdır nedir?!

Takmış (konu her ne ise) şuna!

Kendine Alman mezalimi ediyorsun, haha!

*

Yeni Yıl (hafta/ay başı) kararları, hamleler oldum olası abes gelir. Abandıkları irade (kendine yaptırma gücü) ile çökmeye mahkum.

Düşünüyorum da, talihli olduğum iki şey, çok nadir iç çatışma yaşamak ve dolayısıyla içimdeki karşıt taraflardan biri lehine diğerlerini bastırarak hareket etme (irade kullanımı) gereği. Sigara mı içiyoruz, hep birlikte. Sigarayı pat diye bırakıyor muyuz, hep birlikte. İlginin, merakın, isteğin yekpare hareketi seçim ve dikkati kendiliğinden yekpare yapıyor. Hort zorta, zulme gerek yok. Ortaya bunun çabasızca çıkan sonucu disiplin. İrade denilen de arkasındaki odaklanmış enerji.

Bir şey aklıma (bir bütün olarak içime) yattığı an kaldırıp koymadan kalkıp ona yöneliyorum.

Bu tek parçalı, bölünmemiş odaklanma benim güç kaynağım.

Disiplin dayatılan bir düzen değil, doğal bir sonuç. İrade de bunun sopası değil, damarlarında dolaşan kan.

*

TDK sözlüğünde disiplinin dışsal yönüyle ve sınırlı bir tanımı var.

İrade de şu imiş:



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder