Murat Yetkin’in Meraklısı için dizisinden entrikalar ve casuslar ardından son çıkan darbeler kitabını açtım ve bitirmeden elimden bırakamadım.
Murat Yetkin keşke tekil bir örnek, neredeyse istisna olmaktan çıksa da dengeleyici bir akımın temsilcisi olsa derken iç geçirdiğim bir gazetecilik anlayışını bozulmadan, yılmadan sürdürüyor.
Olgular, bağlantılar ve
açığa çıkarma, yani haber gazeteciliği yapıyor. Baskın olanın tersi, yani
olguları hazır fikirlere, sloganlara uydurmak olduğu, haberin değil, görüşün
(bolca da önyargının) öne çıktığı bir ortamda gerçekten ender bir örnek.
Mecazlarımızı tıptan
seçecek olursak estetik cerrahinin alıp yürüdüğü yerde onunki anatomistlik.
Anlamaktan önce -çoğu
zaman anlamak yerine- fikir sahibi olunan bir kültürde pek makbul değil belki
ama tam da olgulara, belgelenmiş saklı bağlantılara ve bunların götürdüğü perspektiflere
merak ve ihtiyaç duyanlara esaslı bir belge Meraklısı İçin Darbeler Kitabı.
Kapsamlı bir araştırma,
birikim ve gazetecilik geçmişinin filtresinden geçirilmiş, çapağı çamurundan,
paraziti gürültüsünden (ve hafızanın çarpıtıcılığından) arındırılmış yakın
tarih.
Sıradan insanın anca
kafasına düzenli olarak balyoz indirilen figüran rolüne çıkabildiğini ortaya
bütün çıplaklığıyla koyan kıyasıya bir iç-dış iktidar savaşları tarihi.
Dolayısıyla ne kadar
dinamikse o kadar iç kapayıcı.
Ama işte ustalık, böyle
bir yakın tarihi (tıpkı dizinin diğer kitaplarında olduğu gibi) hiç aksamayan
bir sürükleyicilikle okutması.
Bunda yazarlık yeteneği
kadar, “vay canına!” dedirten sunduğu, kafamdaki resimleri sorgulatan yapboz
parçaları da rol oynuyor.
İç dinamikleri bir yana
bırakıp her şeyi dış güçlere bağlama adetimiz, toprağı bırakıp tohuma odaklanırken,
Murat, bakışımızı asıl toprağa yöneltmenin, kendimize bir bakmanın gereğini de
kitap boyunca bir leitmotif olarak duyuruyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder