23 Ağustos 2020 Pazar

SEPETİM KOLUMDA


Konu mu değiştirmek istiyorsun?

Takıldığın yerden çıkmak?

Tazelenmek?

Öğrenmeye odaklan.

Öğrenmeye çalışmadan. Ufak, büyük, derin, gündelik ayrımı yapmadan, konu gözetmeden, bırak öğrenme kendiliğinden gelsin.

Güne sepetin kolunda başla. Mantar, yemiş, doğa ne sunarsa. Topla, al eline, evir çevir, at sepetine.

Zaten yaptığımıza can kat. Sayısız şey öğrenmemiş olsak bugüne gelmezdik. Ama nefes almak kadar yaşamsal olan bu işleyişi üzerine titremek yerine bayat, yavan bir azık haline getirebiliyoruz.

Öğrenmekten zevk aldığımız, önemine uyandığımız şeyler hep var. İlgi alanlarımız. (Olmadı, en düşkün haliyle dedikodu.) Öğrenme sayesinde günü, bazen hayatımızı kurtardığımız durumlar.

Öğrenmenin kendisini öne çıkarmaksa ufku en beklenmedik yerlerde genişletiyor. Olanaklar, seçenekler sunuyor. Merakı körüklüyor, ilgiyi, bağlantılar kurup türlü türlü ağlar örmeyi, bunlarla avlanmayı. İçgörü, esin yakalamayı.

Peynir rendeler, bir müzik cümlesi kurar, dolap yerleştirir, geri dönüp davranışlarını başka bir ışık altında gözden geçirir, çakıllı bir bayırı inerken.. En iyi bildiklerinle bile yetinme. Arada bir ezberi bile isteye boz, yeniden öğrenmeye aç.

Uzaklara, renkli yerlere seyahatlere ne gerek. Durduğun, olduğun yerde, sepetin her gün kolunda, çapını sen genişlettikçe genişlet.



Az git uz git.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder