30 Ocak 2018 Salı

68. SAYFA

Soğuk algınlığından yatak döşek oluşumun gecesi babamın yaptığı bol acılı, naneli pirinç çorbasıyla toparlanır gibi oldum. Sabahı, Patanjali’nin İçsel Özgürlüğün Yolu’nu getirdi.

“Okumuş muydun?”

Evet, çeyrek yüzyıl önce. Babamınsa başucu kitabı olduğundan ayrılıp kopan sayfalar yeniden ciltlenmiş. Kırmızı kalın karton, başlığı altın yaldızlı.

“68. sayfayı yeniden oku.”

Peki.

“Şayet birisi bize zarar verirse veya bizden nefret ediyorsa, ilk içgüdümüz ona nefretle ve kötülükle karşılık vermek olacaktır. Ona kötülük yapmakta başarılı da olabiliriz. Ama böylelikle kendimize çok daha fazlasını yapmış oluruz. Çünkü içimize ektiğimiz kötülük ve nefret tohumları zihnimizi şaşkına çevirir. Bu nedenle, başkalarından gördüğümüz zararlara karşı ilgisiz kalmaya çalışmalıyız. Yapılan kötülüğün ötesine geçmeli ve o kişiyi bize karşı bu şekilde davrandıran nedeni keşfetmeye çalışmalıyız. Böyle yaptığımızda, çoğu kez, onların durumlarını bir dereceye kadar kendi yanlış yargılarımızla değerlendirdiğimizi fark ederiz. Saldırganla kurbanı, katil ile maktul arasındaki ilişki, her zaman basit bir suçluluk ve masumluk olayı değildir. Belki her iki tarafta da tahrik unsuru vardır ve zarar gören aslında suçlu da olabilir. İnsan kardeşlerimize karşı yaklaşımımız, Hindu keşişlerinin ilk yeminleri arasında yer alır: ‘Sinekler pisliği, arılar ise balı arar. Sineklerin niteliklerinden uzak durup arılarınkini edineceğim. Başkalarının hatalarını aramaktan vazgeçip sadece iyi taraflarını görmeye çalışacağım.’ Bu kural, hepimizin kabul etmesi ve uygulamaya çalışması gereken en önemli bir prensiptir.’”

Sayfanın büyük bölümü bu. Meğer sonunda açılan yeni konu imiş okumamı istediği.

Zihin, soluğu tutma ve soluk verme yoluyla da sükûnete kavuşabilir.

“Sabah geldiğimde meditasyon yapıyordun da o bakımdan. Bence senin o konsantrasyon yeteneğinle meditasyona ihtiyacın yok. Konsantrasyon doğal olarak nefes kontrolüdür.”

Aynı fikirde olmadığımız çok.

Dün gece “Bir tür komposto yaptım, bilmiyorum dener misin” diye getirdiği deneyimle de (o deney yerine böyle der) midem şiddetle zıtlaştı. (Eritilmiş bitter çikolatada pişirilmiş kuru kan üzümlerinden oluşuyordu.)



Birlikte nice 68 sayfalara baba!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder