13 Ekim 2019 Pazar

SOĞAN ETÜDÜ


Balkonda oturmuş, telefonda kitap okuyordum.*



Boynum eğilmekten yorulunca telefonu masaya bıraktım. Bir destek ararken açıktaki soğanlardan bir tane alıp kitabımı buna yasladım, oldu.

İyice eğilip balkona yandan vurdukça tatlanan güneşin peşinden soğana baktım, ışığını bulmuş, şarkısını söylemeye başlamıştı. Telefonu yana çekip soğanı seyretmeye koyuldum. Ona odaklanışım ve topu ustalıkla deliğe sokacak ıskata isabetiyle vuran ışık altında masanın üzerinde sahnedeki yıldızdı artık!



O ana dek yelkeni sönük geçirdiğim gün de birden aydınlandı, heyecanlandı.

Doğru ışık ve yekpare ilgi soğanı bile diva ediyor.

Daha da başka bir açı yakalar mıyım diye masayı kımıldatmamla yere, oradan da aşağı yuvarlanana dek soğan işte böyle günümün yıldızı oldu.

___

*Evet! Bugünleri de gördüm. Kitap indirme seçeneklerimin birden artmasıyla telefon elime ne istediğim ne hayal edebileceğim kadar oturdu. Yine de oturması başka, yapışması başka tabii. İlkinde, o bir kitaptan ibaretken dikkatim ve ilgim yekpare; telefon benim aracım. İkincisi yar bana bir eğlence diye mermere saplanmak. Dört bir yana saçıp savrularak telefonun kölesi olmak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder