5 Ağustos 2023 Cumartesi

SUTOPU

Suda 8-10 kişiydiler. Ucuzundan tiz yeşil plastik bir topla sutopu oynamaya çalışıyorlar, aralarında öne çıkan biri kuralları aynı anda belirleyip öğretiyordu. Bağrış çağrış, suyu köpürtüp kahkahalarını yükseltirken neşe içinde. Deniz onların. Sabahın bu vakti ne kadar serinletici olan suda hep birlikte oyun keyfi. Kuşatıldıkları onca çelişkiye uyum sağlama, boyun eğme ve ezilme eziyeti henüz işbaşı yapmamış.

16-17 yaşlarında, dışarıdan gelip burada lokantalarda, otellerde garson, orta elemanı ya da mutfakta çalışan ergenler hatırı sayılır bir görünürlükte. Bazı sabahlar biraz daha büyük olanları gece mesaisinden yorgun düşmüş, daha açılmamış belediye cafe’nin masalarında bira ve cep telefonlarından acılı müzik ile kahvaltı ediyorlar.

Vardiyaları başlamış olanlar beach denilen iskelelerde yığılı şezlongları indirip yayıyor, masalara öteberileri yerleştiriyorlar. İnsanda hal bırakmayan sıcak dalgası, kaldıkları yalınkat konteyner kümeslerde kim bilir ne kadar daha tüketici oluyor; üzerlerinden atamadıkları yorgunluk sırtlarını bükmüş. Bazısı şezlonglarda üstüne havluyu çekmiş, baygın, hâlâ uyuyor.

En üsttekilerle hiçbir “arayüz” olmadan doksan derecelik bir kesişme içindeler burada. Yevmiyelerinin tek bir tabağına yetmeyeceği siparişleri koşturuyor, süslene püslene eğlenceye koşan yaşıtları yanlarından geçerken kan ter içinde her şeye yetişmeye çalışıyorlar. Karşılarında tatlı hayatları göze sokarak mekik dokuyan tekneler, botlar. Adımı para, çok para bu yerde parayı birilerinin ellerinden başkalarının ceplerine taşırken içleri kim bilir neler nelerle doluyor. Gıpta, heves, öfke, çaresizlik, hayal kalacak arzular (kızlar, ah o bir içim su kızlar!).

Denize nadiren giriyorlar. Su üstünde durmayı ancak öğrenmiş, batmamak için çırpınırcasına kulaç atıp nefeslerini çabucak tüketerek serinliyorlar.

Bugünkü gibi büyücek bir grup halinde eğlendikleri pek olmuyor.

Ben uzaklaşırken sutopundan vazgeçmiş, suda voleybol oynamaya çalışıyorlardı. Dönüp çıktığımda topla en içli dışlı oldukları futbola geçmiş, testosteronu kumlarla birlikte kaldırarak kendilerini erkekçe, genççe bu bir yol akışa kaptırmışlardı.

Normalde bu saatte plajı sahiplenerek it dalaşına girişen, onlardan olanı çeteye katıp yabancıya saldıran sokak köpekleri bir kenara çekilmiş, bu eğlenceli itişmede sıranın kendilerine gelmesini bekliyordu.

Onları paylayarak hizaya getirecek kimse de yoktu daha.

Açtıkları ufak pencereden birer birer sereserpelik hissine havalanıyordu onlar da.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder