Sabahları daha da tutuk olan bedeniyle bahçeye inen basamaklara yöneldi. Çaba ile önündeki işi denk getirmeye çalışan yavaş, duraksayan adımlarla görüşümden çıkarken onca ağırlığın altında kalmamış ivecenliği dikkatimi çekti. Babamın erkek kardeşlerinin bir kısmının iliğine, oradan benim de genlerime işlemiş, telaş ile gerilimin kıyısındaki o acullük. Artık çok usul ama parmak izi kadar belirgin.
*
Gelip oturduğumda pastel renkli, spiral ciltli defterleri
hazır, beni bekliyordu. Gelişimi iple çekmiş gibi hoşbeşle fazla vakit
kaybetmeden açıldılar.
Kitaplardan, makalelerden notlar. İngilizce, Türkçe.
İlgisini çeken, hoşuna giden deyimleri, ifadeleri birinden diğerine çevirme egzersizi.
İçine sinmeyenleri bana ayırmış.
“Sen nasıl çevirirsin diye merak ettiklerim. Kulağım
işitse arayıp soracaklarım ama böyle.. Gelişini bekledi.”
Bir cümleden diğerine, söze, geldiğimde ölgün görünen
duruşu canlanmaya, gözleri ışıldamaya başladı. Dil ile, düşüncelerle
oynadığımız bu pingpongda hep olduğu gibi.
“Sayısız defterim var böyle. Gözlerim eskisi gibi okumaya
elvermiyor. Kafamdan geçirdiklerimle oradan buradan bu notlar da olmasa iyice
bitkisel hayata gireceğim.”
Sonra sıradan bir devammış, kast ettiği ömür değil de
günmüş gibi ekleyiverdi:
“Allahtan bitiyor.”
Allahtan.. Korku değil, istekle beklenen son. İhtiyarlık
şikayetiyle ilgisi yok. Yalın, saflığı neredeyse çocuksu bir saptama.
Bu sabah, gelecek sefere kadar vedalaşır, arabaya kadar
bana eşlik ederken, ikimiz arasında sık gidip gelen (çevirdiğim bölümleri ona
gönderip hiç beklemediğim onayını, takdirini almıştım) Yaşlı Gemici’den (Coleridge)
bir dörtlük dökülüverdi dilinden.
“Son zamanlarda öyle çok aklıma geliyor ki..”
Aksanı ağır İngilizcesiyle, nefes gibi her iniş çıkışı ta
derinlerden duyup duyurarak:
The many men, so beautiful!
And they all dead did lie:
And a thousand thousand slimy things
Lived on; and so did I.
Çala düşünce çevirirken
tohumu/siparişi aklımın toprağına yatırıyorum, amcam. Bir şey çıkar ya da
çıkmaz, göreceğiz.
Güzelim onca insan
Göçmüş gitmiş
Binlerce binlerce işe yaramaz ise
Yaşayıp gidiyor, benim de ettiğim
Akşam güneşi gözlerine girerken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder