11 Aralık 2021 Cumartesi

SANA GELİNCE

Döndüm öbür yanıma:

Onun gibi (https://aksi-seda.blogspot.com/2021/12/damardan.html) fırtına şiddetinde değilsin ama sen de ince uçlu bir dişçi matkabı gibi çalışıyorsun. Vızıl vızıl, yüksek devirli. İşkilli, vesveseli. Oyucu. Fren pedalı üzerine yerleştirilen bir tuğla gibi bazen.

Pandemiyle dönüşerek belirginleştin. Önceleri diplerden sağduyulu bir küçük ses olarak işitir, attığım adımlarda, davranışlarımda kararında bir ihtiyat olarak gözetirdim seni. Şimdiyse ya ben zayıfladım ya sen güçlendin, beni adamakıllı yönetiyorsun.

Koruma, sakınma, bunlar tamam, kaygılar da ama hepsi bir ölçü, oran meselesi. Sen fazlasıyla diken üzerinde oldun.

Gevşe biraz, çözül, rahatla. Her yaşadığımın altında bir bityeniği (sorun, hastalık, aksama) aramaktan vazgeç.

Daha doğrusu ben gevşeyeyim, çözülüp rahatlayayım da sana gerek kalmasın.

Yararla zarar, destekle köstek arasındaki fark bazen kıldan ince.

Sence de ikincilerden yana kayar olmadık mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder