Portland’ın lakabı “Güller Şehri.” Gülün tam zamanı gelmişim,
Washington Park’taki geniş bahçede rengarenk, kıvrım kıvrım kokularıyla yataklar
dolusu gül birkaç gün sonraki festivale hazırdı. Yol kenarları, parklar, bahçeler,
saksılar.. güller her yerde.
Köpekler de. Portland bir köpekler cenneti. Onları dışarıda
bırakan yer pek az. Kuaförleri, bakımevleri, yiyecek, oyuncak, aksesuar dükkanları
insanlarınki kadar bol, çeşitli. Kişi başına bir köpek düşüyormuş gibi geliyor insana.
Ve evsizler. Kent yüce gönüllülüğünü onları kendi haline bırakarak
gösteriyor. Köpekler kabul, evsizler tahammülle karşılanıyor. Ortalıkta olmalarına
izin var. Böylece parklarda, kaldırımlar, kapı eşikleri, ağaç ve köprü altlarında
tek tek ya da öbek öbekler. Koşusunu yapan, bisikletini süren, köpeğini gezdiren
sırım gibi bedenlerin yere vuran gölgeleri gibiler. Karanlık, perişan, berduş,
meczup.
Kentin ortak göğe kokuları kendilerince yükselen üç nişanı
evsizler, köpekler ve güller.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder