Nasıl olur dedim. Pek de ilginç bir şey canlandıramadım. Meğer kelimeleri müzeleştirmek hayli düş gücü ve dil ile görsel sanatları birleştirmeyi gerektiriyormuş.
Müze Ankara, Kale’de,
Anadolu Medeniyetleri’nin yanında, elden geçirilmiş eski bir yapıda. Üst ve
bodrum katının da açılmasını bekleyen dört katı var.
Yeni açıldığı ve okul
tatiline denk geldiği için epey kalabalıktı ama daha ilk vitrinlerden içine düşerken
bir kulağımdan diğerine yayılan gülümseme de esprileri yakaladıkça genişledi.
Eskisi yenisi, şu ya da bu
dilden alınmışı, artık pek kullanılmayanı ama bir parçasıyla dağarımızdaki
yerini koruyanı, unutulmaya yüz tutanı ile kelimeler düşündürücü, fark
ettirici, eğlendirici biçimlerde sergilenmiş. Doğrusu-yanlışı birlikte
gösterilerek epeycesinin yaygın hatalı kullanımı da sıra sıra göz önüne konmuş.
Müze dikkati dile ve
yapıtaşları sözcüklere çekerek işlevini keyifle yerine getiriyor.
*
Şubat sonuna kadar oralara
yolunuz düşerse Erimtan Müzesinde da Ara Güler’in Aphrodisias fotografları
sergisi var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder